NEVÜ'de Japon Arkeolog Dr. Sachihiro Omura Anısına Türk–Japon Arkeolojik Çalışmalarda İş Birliği Çalıştayı Düzenlendi
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü tarafından, Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) desteğiyle “Dr. Sachihiro Omura Anısına Türk–Japon Arkeolojik Çalışmalarda İş Birliği Çalıştayı” düzenlendi.
NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi Mustafa Hayri Efendi Salonu’nda gerçekleştirilen çalıştaya; NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) Türkiye Ofisi Başkanı Daisuke Watanabe, JICA Türkiye Ofisi Kıdemli Danışmanı ve Türk-Japon Vakfı 2. Başkanı Doç. Dr. Emin Özdamar, NEVÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yener Bektaş, Nevşehir Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürü Hatice Temur Yıldız’ın yanı sıra akademik ve idari personel, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Türk–Japon akademik ilişkilerinin en köklü ve sürdürülebilir alanlarından biri olan arkeolojiye odaklanan çalıştayda, Türkiye arkeolojisine uzun yıllar önemli katkılar sunan merhum Japon arkeolog Dr. Sachihiro Omura’nın bilimsel mirası anılırken, iki ülke arasında yürütülen arkeolojik iş birlikleri akademik ve kurumsal boyutlarıyla ele alındı.
Rektör Aktekin: Arkeoloji, Bilimsel Olduğu Kadar Kültürel Bir Sorumluluktur
Çalıştayın açılışında konuşan NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, arkeolojinin yalnızca geçmişi anlamaya yönelik bir bilim dalı olmadığını, aynı zamanda kültürel mirası koruma, yorumlama ve gelecek kuşaklara aktarma sorumluluğu taşıdığını ifade etti. Türkiye ile Japonya arasındaki ilişkilerin tarihsel, kültürel ve akademik temellere dayandığını vurgulayan Aktekin, Dr. Sachihiro Omura’nın Anadolu arkeolojisine kazandırdığı bilimsel yaklaşımın ve etik anlayışın bugün hâlen yol gösterici olduğunu belirtti.
Türk ve Japon bilim insanlarının Anadolu’da yürüttüğü ortak kazı ve araştırmaların, yalnızca bilimsel sonuçlar üretmekle kalmadığını, aynı zamanda yerel toplumlarda kültürel miras bilincinin gelişmesine katkı sağladığını dile getiren Aktekin, JICA’nın bu süreçte üstlendiği destekleyici rolün son derece kıymetli olduğunu ifade etti. NEVÜ olarak Japon üniversiteleri ve araştırma merkezleriyle iş birliğini artırmayı hedeflediklerini belirten Aktekin, bu tür bilimsel buluşmaların yeni ortak projelere zemin hazırladığını kaydetti.
Watanabe: Dr. Omura, Türkiye ile Japonya Arasında Bilimsel Bir Köprü İnşa Etmiştir
JICA Türkiye Ofisi Başkanı Daisuke Watanabe ise konuşmasında, Japonya’nın kalkınma yardımları ve akademik iş birlikleri anlayışının yalnızca ekonomik alanlarla sınırlı olmadığını, bilimsel üretim ve kültürel mirasın korunmasını da kapsadığını belirtti. Dr. Sachihiro Omura’nın, Anadolu’da yürüttüğü çalışmalarla Türk–Japon arkeolojik iş birliğinin gelişmesinde öncü bir rol üstlendiğini vurgulayan Watanabe, Omura’nın mirasının bugün hâlen yeni kuşak araştırmacılara ilham verdiğini söyledi.
Watanabe, özellikle JICA destekli projeler aracılığıyla oluşturulan insan ağının, iki ülke arasındaki akademik ilişkilerin en güçlü yönlerinden biri olduğunu ifade ederek, genç araştırmacıların ve öğrencilerin bu iş birliklerinde daha aktif rol almasının önemine dikkat çekti. Kapadokya gibi tarihsel ve kültürel açıdan zengin bir coğrafyada bu çalıştayın düzenlenmesinin ayrıca anlamlı olduğunu belirtti.
Akademik Oturumlarda Türk–Japon Arkeolojik Çalışmaları Ele Alındı
Çalıştay kapsamında gerçekleştirilen oturumlarda, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nden Dr. İlkay İvgin, Ertuğrul Fırkateyni’nin Kuşimoto açıklarında yürütülen su altı arkeolojik kazılarına ilişkin bulguları paylaştı. İvgin, söz konusu çalışmaların yalnızca bir kazı faaliyeti olmanın ötesinde, Türk–Japon ilişkilerinin tarihsel boyutuna ışık tutan önemli bir kültürel miras projesi olduğunu ifade etti.
Japonya Anadolu Arkeoloji Enstitüsü Direktörü ve Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kimiyoshi Matsumura ise sunumunda, Dr. Sachihiro Omura’nın Anadolu arkeolojisine kazandırdığı bilimsel yaklaşımı ve Orta Anadolu’da Japon ve Türk araştırmacılar tarafından yürütülen ortak kazı çalışmalarının tarihsel gelişimini ele aldı. Matsumura, Omura’nın metodolojik disiplininin ve saha çalışmalarına verdiği önemin, bugün yürütülen arkeolojik araştırmalara yön vermeye devam ettiğini vurguladı.
NEVÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Yalçın Kamış da Acemhöyük kazıları ve Kapadokya Bölgesi’nde sürdürülen arkeolojik çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulunarak, bölgenin Anadolu’nun erken dönem siyasi, ekonomik ve kültürel yapısının anlaşılmasındaki stratejik önemine dikkat çekti.
Çalıştayın kapanışında konuşan NEVÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Besim Tolga Uyar ise Türk–Japon arkeolojik iş birliğinin uzun yıllara dayanan istikrarlı yapısına vurgu yaparak, bu iş birliğinin yalnızca bireysel araştırmalarla değil, kurumsal düzeyde geliştirilen akademik ilişkiler sayesinde sürdürülebilir hâle geldiğini ifade etti. Uyar, Dr. Sachihiro Omura’nın Türkiye’de yürüttüğü çalışmaların, disiplinlerarası yaklaşım ve bilimsel süreklilik açısından örnek teşkil ettiğini belirtti.
